26 Mart 2009

Yağmur


Başladığın da ilk toprağın kokusunu duyuruyor, ardından hava berraklaşıyor, gri gökyüzü sönmüşlüğün küllerini anımsatıyor...

Küllerden su doğar mı ki?
Yanmış yanmışta;
İçmiş içmişte;
Dolmuş dolmuşta;
Yüklenmiş yüklenmişte…
Artık taşıyamaz hale gelmiş…
Şimdi ne varsa boşaltma zamanlarında…

Hem kendinden kurtuluyor, hem de kendindekinden...

25 Mart 2009

İsimsizin


Bu lalenin 2009 itibari ile raf fiyatı bir lira altmış kuruş...
Raflardan birine tıkıştırılmış, uzun boyundan ötürü boynunu bükmek zorunda kalmış, açmaya korkar bir hali vardı.
Ama bu korkaklık ve o zorunlu boyun bükme hali ona cok zarif bir hava katmıştı...
Dışarıda yağmur başladı, acaba alsam eve kadar götürebilirmiydim diye düşünmeye başladım ve ne olursa olsun burada boynu bükük kalacagına benimle ıslanacaktı...
Akşama kadar o bükük boynunu dümdüz yaptı...
Meğer Lale gece gündüz biliyormuş :)
Gündüz açmasına rağmen gece bakıyorum da yine kapatıyor yapraklarını.
Kokusunu duyduğum an ona uzaktan bakmaya karar verdim, çünkü görüntüsü kokusuna katlanır kılıyor onu...

İlk defa çiçek bakıyorum...
İlk defa bir çiçeğin her halini izliyorum...
Ertesi gün aynısının başkasından bir tane daha aldım...

Kendini
Yalnız zannetmesin...
Tek hissetmesin...

12 Mart 2009

.


Sanki hep varmışsın…
Belki de hiç var olmamışsın…

Var olup olmaman değil ki mevzu!..
N’asıl’sın…

7 Mart 2009

Var


Düşünülmek mi düşündürüyor...
Hiç ortada yok ken yada göz önünde değilken birden bire aklına gelir...
O da...
O anda sen de midir?
Aslında çağırdığımızı mı sanıyoruz...
Çağırılmakta mıyız...
Akıl işi değil bu, akılla anlaşılabilir değil...

Akılsızım!..
Aklın olduğu yerde mantık, olmadığı yerde duyumsamak var...

Akıl...Sızım...
Can...Sızım
Zaman...Sızım...
An...Sızım...

3 Mart 2009

Kusur-suz


Kusurlarımız...
Kusur gibi gördüklerimiz...
Hep değiştirmek için uğraştığımız ama bir türlü beceremediklerimiz...
Bizi biz yapanlarımız...
Olduğu gibi kalsınlar;
Onlar oldukça fark yaratıyoruz...

Ama küçük bir nüans var;
Yok saymak yok etmek değil, var olduğunu kabul edip, varlığından memnun olmak gibi;
Şekil vermek, boyamak, yontmak, törpülemek,işlemek gibi...
Kusuru görüp, Kusursuzlaştırmak gibi..