22 Kasım 2011

Kaçış

Kendinle ilgili tüm bildiklerini unutmalısın önce...
Yoksa kendinde bildiklerin yüzünden uzak durur ya da yakınlaşma çabalarına girersin...
Kişiler başkalarına yapıştırdıkları etiketleri eleştirirken, kendine yapıştırdığını neden gözardı eder...
Kendinde beğen diklerin ya da kusurlarına göre seçim yapmakla ön yargılı insanlardan ne farkın kalıyor? Kararı verecek olan kişi sen değil karşında kilerdir, aynı senin de onların hakkındaki kararın gibi;
Bazen hatta çoğu zaman kaçar insan, sanki kendinde bildiklerini herkes öğrenecekmiş gibi gelir ve öğrendiklerinde bitecek olmasından korkar, aslında tam da bu noktada başlamıyorsa bırak giden gitsin. Kendini her unuttuğunda yeniden başlama ihtimalin varken, unutmamayı seçtiğin sürece ya geç kalır ya da bitmeyi beklersin...

18 Kasım 2011

Soru (lar)

-Ne zaman kalabalık oldun ki sen?
-Neyi doğru dürüst anlatabildin?
-Anlatılmak isteneni ne kadar önemseyip dinledin?
-Ne zaman başkasının yerine koyabildin kendini?
-En son ne zaman özledin birini?
-Yalan(lı) cümleler kurmaya ne zaman başladın?
-Ne zaman sadece kendin için ağladın?
-İzi kalan kaç tane acın oldu?
-İhanete uğradığında ne hissettin?
-Ne zaman bıraktın kendini birinin ellerine?
-Hangi ara arkana bakmadan yürüyemez oldun?
-İlk aklına geleni söylemeyi ne zaman bıraktın?
-Cevabı olmayan sorular sormaya ne zaman başladın?
...

15 Kasım 2011

Günlük

Bugün hayatımdaki en garip günlere yenisini ekledim. Sanırdım ki beni hiçbir şey şaşırtamaz ama şaşırmamaya alışınca dozu da artıyor sanırım şaşırayım diye :))) Cogaloğlu normal birgün kağıt arıyorum dokusu,suyu,rengi,gramajı,ebatları,sayısı hepsi bir arada olmalı olmazsa olmaz...Önce sokağa gidiyorum hiçbir yere uğramadan sonuna geliyorum aklımda D.Ş var durup arıyorum bir eski apartman merdivenleri o kadar şuursuzum ki kapısında dikiliyorum fark ediyorum ki gelen geçen bana bakıyor telefonu kapatıyorum karşıdaki yıkılmak üzere olan han'a dalıyorum kapıdakilerde şaşkın, benim içeri girebileceğimden şüpheleri var gibi bakıyorlar. aradığımı elimle koymuş gibi buluyorum fazlasıyla; ama diyorum kredi kartı geçiyor mu hepsini almam gerekiyor...
O kadar nakit yanımda yok. -kredi kartı???
Komşuda var ama gerek yok sen al git sonra parayı bırakırsın. Nasıl yani diyorum ? ya gelmezsem ? canın sağolsun diyorlar...
İçimden nasıl yaa oluyorum kalsın diyorum istemem.
Etrafa bakıyorum bir gariplik mi var acaba hani az önce adam öldürdüler de beni başlarından göndermek için mi bu şekil davranıyorlar gibi senaryolar yazıyorum :)

Neyse diyorum çıkarıyorum cebimdeki son kuruşa kadar veriyorum adamlara bir kısmını da orada bırakıyorum yarın uğrayıp alacağımı söylüyorum bir hürmet bir alaka diyorum beni benzettiler mi??? ama asıl hikaye bu değil ki...

Uzunca bir süre önce kitap ısmarlamıştım o kadar zaman geçti ki...
Beni ne tanıyorlar ne de adımı biliyorlar telefonda gelip alacağımı söylememden bu yana 4 ay geçmiş (tir)...

kapıyı çalıyorum buyurun kime bakmıştınız ..... beye!!! kim diyelim??? o beni tanımaz Arzu hanıma kitap siparişi vermiştim deyin o anlar durumu diyorum ...

Aşağıya gayet sevinçli mutlu mesut biri geliyor hani hoşgeldiniz sefalar getirdiniz tabiri var ya aynı o tavırda biri... buyurun sizi toplantı odasına alalım simdi siparişiniz hazırlanır sizde bu arada bir kahvemizi içerisiniz diyorlar... Bende yine haydaaa ne oluyor bugün şüpheleri... arkasından işletmenin sahibi içeri giriyor 75-80 civarı yaşlarda bizde sizi bekliyorduk hoşgeldiniz diyor bende iyice şüpheler artıyor ama bir taraftanda çaktırmıyorum... aklımdan geçen acaba ben çok tanınmış biriyim de farkında mı değilim beni herkes tanıyor biliyor da ben kendimimi bilmiyorum diye düşünüyorum ve tek başıma içimden basıyorum kahkahaları... Çaylar kahveler ikramlar... az sonra konuya giriyorlar ya işte efendim bize de şöyle şöyle bir şey lazım bundan da olsa çok iyi olacak acaba siz yapabilirmisiniz diyorlar???
o kadar paranoyayı bana neden yaşatıyorsunuz bunlara ne gerek var baştan beni tanıdığınızı yaptığım işleri gördüğünüzü ve istediklerinizi söylesenize az kalsın yüreğime iniyordu... hepsi üstüste gelince... meğer gerçekten de uzun zamandan beri beni bekliyorlarmış. beni de benden iyi tanıyor takip ediyorlarmış...
aman yahu ben ne bileyim dünyayla iletişimim mi var ben ancak tüm kapılarımı kapatırsam üretebiliyorum yoksa böyle senaryo üretip düşünmekten yolda bile yürüyemeyebilirim.

Bir iyi oldu ki sonunda herşey istediklerimin yanında istemediklerimde, aradıklarımın yanında aramadıklarım da beni buldu.
Onlar mesut, ben bahtiyar...